Doğum Sırasının Psikolojik Etkileri

Eylül 18, 2023 Yorum yapılmamış

Doğum Sırasının Psikolojik Etkileri

Aile içinde çocukların kronolojik olarak hangi sırada doğduklarına doğum sırası denir. Doğum sırasına göre çocuklar büyük, ortanca veya küçük çocuk olarak adlandırılır. Bu ayrıma göre aile ve toplum içinde kardeşlerin her birine farklı sorumluluklar ve beklentiler yüklenmektedir. Bu durum kardeşlerin aynı ailenin içinde farklı yaşam deneyimlerine sahip olmalarını etkilemektedir. Kardeşler arasındaki ilişkiler, aile içi roller ve tutumlar, bireylerin kişilik özellikleri kaçıncı sırada doğduklarından etkilenir. İlk doğan çocuk ile son doğan çocuğun karşılaştığı sorumluluk, başarı, tutum beklentileri birbirinden oldukça farklılaşabilmektedir.

Büyük çocuk: Ebeveynler ilk çocuk deneyimlerini yaşarken doğan çocuğa tüm ilgi ve zamanlarını ayırabilirler. Ebeveyn olarak yaşanılan acemiliğin yanında mümkün olan en kusursuz çocuk büyütme sürecini yaşamak isterler. Bununla beraber doğan ilk çocuklardan da kusursuzluk beklentisi olabilmektedir. Bu tarz beklentiler çocuğun kendisinin de mükemmelliyetçi olması, hata yapmaktan korkması, başarı beklentisiyle mücadele edememesi gibi sonuçlara neden olabilmektedir. İlk doğan çocuklar, en büyük çocuk olarak genellikle aile içinde ve kardeşlerine karşı daha fazla sorumluluk üstlenmek ve ebeveynlerine yardımcı olmak durumunda kalabilirler. Bu durum, onların daha düşünceli ve sorumluluk sahibi bireyler olarak yetişmelerine katkı sağlayabilir.

Ortanca çocuk: Büyük ve küçük kardeşin arasında kalan ortanca çocuklar ebeveynlerinden gelebilecek ilgiyi her zaman paylaşmak zorunda kalırlar. Ayrıca, kardeşler arasında yaşanabilen çekişmelerle başa çıkarken ortanca çocukların özel bir zorluk yaşayabileceği ve bu durumun yetişkinlikteki kişiliği etkileyebileceği öne sürülmektedir. Diğer yandan, ortanca çocuklar, büyük ve küçük kardeşleri arasında denge kurmak ve dikkat çekmek için farklı yollar arayabilirler. Bu durum, onların daha dışa dönük, sosyal ve esnek olmalarına neden olabilir.

En küçük çocuk: Son doğan çocuklar aile içinde kaçıncı sırada doğduğu tek değişmeyen çocuklardır. Bu statü değişmezliği çocukların ebeveynleri tarafından hep küçük bir çocuk olarak algılanmasına ve ilgi görmesine sebep olabilmektedir. Daha az sorumluluk beklentisiyle karşılaşan bu çocuklar aileye bağımlı ve ilgi bekleyen bir tutumla yetişebilir; fakat aynı zamanda bağımsızlık mücadelesi de verebilmektedir.

Tek çocuklar ise ebeveynlerin ilgisini ve korumasını maksimum düzeyde alırlar. Bu sebeple farklı bir deneyim yaşarlar. Bu deneyim bazen aşırı koruma ve ilgiye maruz kalabilmelerine yol açabilirken, bazen de yalnızlık hissiyle başa çıkmalarını gerektirebilir. Tek çocuklar, başarı baskısı ve akran ilişkilerinde zorluklar yaşama riski taşıyabilirler.

Bireylerin kendilerini nasıl algıladığına bağlı olarak psikolojik doğum sıralarının farklılık gösterebileceği ve bu algının bireyin benlik algısı ile ilişkili olduğu bilinmektedir. Bireylerin aileye yönelik tutumu ve aile içi dinamikler de bu algının şekillenmesinde kritik bir rol oynar. Örneğin, biyolojik olarak ikinci çocuk olmasına rağmen, bireyler kendilerini ailenin ilk çocuğu olarak konumlandırabilir. Bu nedenle, doğum sırası dikkate alınırken bireylerin gerçek doğum sıralarının yanı sıra aile içindeki konumlarının da dikkate alınması gerekir. Psikolojik doğum sırasının incelenmesi kişilik özellikleri, davranışlar ve yaşam tarzları üzerindeki etkisini  anlamak için önemli bir adımdır.  Gerçek doğum sırasının yanı sıra, kişilik özellikleri ve davranışlarımıza neyin hükmettiği kendimizi nerede konumlandırdığımızla oldukça alakalıdır.

Çocukların hangi sırada doğdukları ileride nasıl kişilik özelliklerine sahip olacakları konusunda ipucu verebilir. Fakat, aile içindeki roller farkına varılarak basmakalıp tutum ve düşüncelerden sıyrılmak mümkündür. Ebeveynler ve toplum olarak bir çocuğun kendisini mi, yoksa rolünü mü dikkate aldığımızı sorgulamak bu konuda güzel bir adım olabilir.

 

Stj. Psk. Şefika Aydın

KAYNAKÇA

Aras, M. (2021). Savunma mekanizmalarının kardeş sayısı ve doğum sırasına göre incelenmesi (Master’s thesis, İstanbul Gelişim Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü).

Paulhus, D. L., Trapnell, P. D., & Chen, D. (1999). Birth order effects on personality and achievement within families. Psychological Science10(6), 482-488.

Rohrer, J. M., Egloff, B., & Schmukle, S. C. (2015). Examining the effects of birth order on personality. Proceedings of the National Academy of Sciences112(46), 14224-14229.

Oktan, V., Odacı, H., & Çelik, Ç. B. (2014). Psikolojik doğum sırasının psikolojik sağlamlığın yordanmasındaki rolünün incelenmesi. Abant İzzet Baysal Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi.

Bir yanıt yazın