Erteleme Davranışı (Namıdiğer “Procrastination”)
Erteleme nedir?
Televizyon izlemek, sosyal medyada vakit geçirmek ya da online alışveriş yapmak için oldukça önemli bir toplantıya son saate kadar hazırlık yapmadığınız, bir faturayı son ödeme tarihine dek ödemediğiniz, çamaşır yıkamayı ertesi güne ötelediğiniz ya da bir sınava son güne dek çalışmadığınız hiç oldu mu? Hepimizin hayatında kimi zaman bir şeyleri ötelediği, “daha sonra” dediği durumlar olmuştur. Sonuçlarına rağmen, hoşlanmadığımız eylemleri ertelemek yaygındır. Görevleri geciktirme veya erteleme eylemi olarak tanımlanan erteleme (procrastination), sınır tanımayan evrensel bir olgudur. İşleri son dakikaya ertelemekten, hayatımızı şekillendiren önemli kararları ertelemeye kadar çeşitli şekillerde kendini gösterir. Sıkıcı fakat gerekli bir işle uğraşmamız gerekirken adeta minik bir ses bize “boş ver yarın halledersin, şimdi keyfine bak” der. Hepimiz ertelemeyi deneyimlemiş, uzun vadeli hedeflerimiz ile dikkat dağıtan şeylerin anlık tatmini arasındaki çekişmeyi hissetmişizdir. İster iş için bir projeyi bitirmeyi erteliyor, ister ev ödevlerinden kaçınıyor veya ev işlerini görmezden geliyor olun, erteleme davranışınız; işiniz, notlarınız ve hayatınız üzerinde olumsuz bir etkiye sahip olabilir. Erteleme çoğu durumda insanın bir noktada teslim olduğu bir eğilimdir ve ciddi bir sorunun işareti değildir. Ertelemeyi anlamak, ciddi bir soruna dönüşmesini engellemek ve olumsuzluklarından kaçınmak için önemlidir.
Erteleme nedenleri nelerdir?
Genellikle projelerin bitmesinin gerçekten bitmesi için gerekli zaman kadar uzun sürmeyeceğini varsayarız. Bu görevleri tamamlamak için hâlâ bolca zamanımız olduğuna inandığımızda, hatalı bir güvenlik duygusuna kapılırız. Ertelemeye katkıda bulunan en büyük faktörlerden biri, belirli bir anda bir görev üzerinde çalışmak için ilham almamız veya motive olmamız gerektiği fikridir. Olağan ise çoğu zaman, belirli görevleri (özellikle istenmeyen görevleri) yapmak için doğru ruh haline gelene kadar beklediğinizde, muhtemelen doğru zamanın asla gelmediği ve görevin asla tamamlanmadığıdır.
Mevcut önyargı, erteleme davranışını açıklamak için kullanılan bir psikolojik yaklaşımdır. İnsan davranışında gözlemlenen ve erteleme ile sonuçlanabilecek bir olgudur. Mevcut önyargı, uzun vadeli ödüllerden çok anlık memnuniyet veya ödüllerle motive olma eğiliminde olduğumuz anlamına gelir. Bu nedenle ertelemek o anda iyi hissettirir. Örneğin, yatakta kalmanın ve televizyon izlemenin anlık getirisi, başarması çok daha uzun sürecek olan bir iş planı yaratmanın ya da evi temizlemenin uzun vadeli ödülünden daha caziptir.
Davranışlarımızı haklı çıkarmak için genellikle bir dizi mazeret veya rasyonalizasyon (kişinin sebebini bilmediği duygu, düşünce ya da davranışları kabul edilebilir ve anlaşılabilir bir biçime uyarlayarak mantıksal olarak tutarlı hale getirdiği yorumlamalar) buluruz. Araştırmacılara göre, insanların erteleme sebeplerini açıklamada kullandığı, birçoğumuza tanıdık gelebilecek, 15 temel söylem var:
- Ne yapılması gerektiğini bilmiyorum.
- Bunu nasıl yapacağımı bilmiyorum.
- Bunu yapmak istemiyorum.
- Yapılıp yapılmaması umurumda değil.
- Bu iş tamamlandı fakat benim için önemsiz.
- Bunu yapacak havamda hissetmiyorum.
- Bu iş son dakikaya kadar bekleyebilir.
- Baskı altında daha iyi çalıştığıma inanıyorum.
- Son dakikada bitirebileceğimi düşünüyorum.
- Başlamak için inisiyatif eksikliğindeyim.
- Hastalığım (kötü sağlığım) sebebiyle yapamadım.
- Doğru anı bekliyorum.
- Görev hakkında düşünmek için zamana ihtiyacım var.
- Bunu daha sonra yapabilirim şu an başka bir şeyle uğraşıyorum.
Erteleme çeşitleri nelerdir?
Bazı araştırmacılar erteleyicileri pasif ve aktif olmak üzere iki gruba sınıflandırır.
- Pasif erteleyiciler: Karar vermekte ve bunlara göre hareket etmekte zorlandıkları için görevi ertelerler.
- Aktif erteleyenler: Görevi bilerek ertelerler çünkü baskı altında çalışmak onların “zorlanmış ve motive olmuş hissetmelerini” sağlar.
Diğerleri, erteleyenlerin türlerini farklı erteleme davranış biçimlerine göre tanımlar.
- Mükemmeliyetçi: Bir görevi mükemmel bir şekilde tamamlayamama korkusuyla görevleri erteler.
- Hayalperest: Ayrıntılara dikkat etmede iyi olmadığı için görevleri erteler.
- Meydan okuyan: Yapmak durumunda oldukları işleri, zaman çizelgeleri üzerine dikte edilen bir zorundalık olarak görürler. Bu zorundalık durumuna inanmaz ve meydan okurlar.
- Endişeli: Değişim korkusuyla ya da “bilinenin” rahatlığını bırakmayarak görevlerini erteler.
- Kriz yaratan: Baskı altında çalışmayı sevdiği için işleri erteler
- Aşırıya kaçan: Çok fazla iş üstlenir ve göreve başlamak ve tamamlamak için zaman bulmakta zorlanır.
Erteleme bir ruh sağlığı problemi midir?
Erteleme başlı başına bir ruh sağlığı problemi değildir. Ancak bazı durumlarda, depresyon, OKB veya DEHB gibi altta yatan bir ruh sağlığı durumunun belirtisi olabilir. Bahsi geçen ruh sağlığı durumlarına dair şüphe olduğunda bir uzmana danışmanın gerekliliğini dile getirmek uygun olacaktır.
Ertelemenin olumsuz etkileri ne zaman ortaya çıkar?
Sadece erteleme davranışının kronikleştiği ve kişinin günlük hayatını ciddi şekilde etkilemeye başladığı durumlarda daha ciddi bir sorun haline gelir. Bu gibi durumlarda, bu sadece zayıf zaman yönetimi becerilerine sahip olma meselesi değil, aynı zamanda yaşam tarzlarının önemli bir parçasıdır.
Kronik erteleyiciler; belki faturalarını geç ödüyor, büyük projelere mesai bitimine bir gece kalana dek başlamıyor, hediye alışverişini doğum gününden bir gün öncesine erteliyor, hatta ilaç saatini geciktirmek gibi sağlık gerekliliklerini bile öteliyor olabilirler.
Erteleme; kişinin ruh sağlığı ve sosyal, mesleki ve finansal refahı dahil olmak üzere bir dizi yaşam alanı üzerinde ciddi bir etkiye sahip olabilir. Kronik erteleyiciler:
- Daha yüksek stres ve hastalık seviyelerine sahip olabilirler.
- Sosyal ilişkilerde artan çatışma ve yük ilişkileri zedeleyebilir.
- Arkadaşlardan, aileden veya iş arkadaşlarından gelen kızgınlık ve dargınlık duygusal bozulmalara sebep olabilir.
- Vadesi geçmiş faturaların ve vergilerin yüklü maddi sonuçları ile karşı karşıya kalabilirler.
Ertelemenin önüne geçilebilir mi?
Neyse ki erteleme ile mücadele etmek ve işleri zamanında yapmaya başlamak için izlenebilecek birçok strateji var, örneğin:
Bir yapılacaklar listesi yapın: Doğru yolda kalmanıza yardımcı olması için her öğenin yanına bir teslim tarihi koymayı düşünün.
Bebek adımlarını atın: Listenizdeki öğeleri küçük, yönetilebilir adımlara ayırın, böylece görevleriniz o kadar da bunaltıcı görünmüyor.
Uyarı işaretlerini tanıyın: Erteleme düşüncelerine dikkat edin ve dürtüye direnmek için elinizden gelenin en iyisini yapın. Ertelemeyi düşünmeye başlarsanız, göreviniz üzerinde birkaç dakika çalışmak için kendinizi zorlayın.
Dikkatinizi dağıtmayı ortadan kaldırın: Kendinize, dikkatinizi en çok neyin çektiğini sorun – Instagram, Facebook güncellemeleri veya yerel haberler – ve bu dikkat dağıtıcı kaynakları kapatın.
Sırtınızı sıvazlayın: Yapılacaklar listenizdeki bir öğeyi zamanında bitirdiğinizde, kendinizi tebrik edin ve eğlenceli bulduğunuz bir şeye kendinizi kaptırarak kendinizi ödüllendirin.
Özetle erteleme davranışını tanıdıktan sonra; sık görülen bir eylem biçimi olduğu, aynı zamanda sebeplerine hakim olmanın ve uygun stratejilerle dezavantajlarından kurtulmanın mümkün olduğu söylenebilir. Belki de kimi zaman en önemli nokta hangi konularda ve ne sıklıkla olduğudur. Kronikleştiği ve gündelik hayat işlevini ciddi anlamda etkiler olduğu durumlarda bir ruh sağlığı uzmanına danışmanın gerekliliği dile getirilmelidir. Zamanla dans etmekte olduğumuz hızlı yoğun ve üretkenlik mücadelesi içinde olduğumuz güncel hayat koşullarında kimi zaman bir soluklanıp kendi erteleme davranışlarımız hakkında farkındalık kazanabilir ve kendimizi yeniden disipline ederek hayat kalitemizi artırabiliriz.
Stj. Psk. Buse Kılıç
Referanslar
Appleby, D. C. (n.d.). The first step to overcoming procrastination: Know thyself. https://www.apa.org. https://www.apa.org/ed/precollege/psn/2017/01/overcoming-procrastination
Bisin, A., & Hyndman, K. (2020). Present-bias, procrastination and deadlines in a field experiment. Games and Economic Behavior, 119, 339–357. https://doi.org/10.1016/j.geb.2019.11.010
Cherry, K. (2022). What is procrastination? Verywell Mind. https://www.verywellmind.com/the-psychology-of-procrastination-2795944#citation-11
Prem, R., Scheel, T., Weigelt, O., Hoffmann, K., & Korunka, C. (2018). Procrastination in Daily working life: A diary study on within-person processes that link work characteristics to workplace procrastination. Frontiers in Psychology, 9. https://doi.org/10.3389/fpsyg.2018.01087
Psychology of Procrastination: Why People Put Off Important Tasks Until the Last Minute. (2010, April 5). https://www.apa.org. https://www.apa.org/news/press/releases/2010/04/procrastination
Schrager, S., & Sadowski, E. A. (2016). Getting More Done: Strategies to Increase Scholarly Productivity. Journal of Graduate Medical Education, 8(1), 10–13. https://doi.org/10.4300/jgme-d-15-00165.1
Svartdal, F., & Nemtcan, E. (2022). Past negative consequences of unnecessary delay as a marker of procrastination. Frontiers in Psychology, 13. https://doi.org/10.3389/fpsyg.2022.787337
Tuckman, B., Abry, D. A., & Smith, D. W. (2001). Learning and Motivation Strategies: your guide to success. https://www.amazon.com/Learning-Motivation-Strategies-Guide-Success/dp/0131712020
Zohar, A. H., Shimone, L. P., & Hen, M. (2019). Active and passive procrastination in terms of temperament and character. PeerJ, 7, e6988. https://doi.org/10.7717/peerj.6988